BUNLARI ÖĞRENMEDEN SAÇ EKİMİ YAPTIRMAYIN!

Tamamen kişiye özel bir planlama gerektiren saç ekimi işlemleri küçük cerrahi operasyonlar olmakla beraber, bu konuda deneyimli uzman doktor ve ekip tarafından donanımlı merkezlerde gerçekleştirilmediği takdirde ciddi sağlık problemleri kaçınılmaz hale gelebiliyor. Saç ekimi konusunda bilinçsiz ve yanlış uygulamalar; bazı enfeksiyonlar, nekroz adı verilen doku kayıpları, Hepatit B, HIV, AIDS, mantar enfeksiyonu, çeşitli sistemik enfeksiyonlar hatta hayati tehlikeye bile yol açabiliyor. Özellikle yurtdışından saç ekimi yaptırmak için ülkemize gelen hastalar, işlemin gerçekleşeceği merkezin iyi araştırılmaması ve uygulamanın gerekli koşullarda yapılmaması durumunda olumsuz sonuçla karşılaşabiliyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Saç Ekimi Bölümü’nden Dr. Mahmut Alan Kaya, saç ekimi sürecinde dikkat edilmesi gerekenler hakkında önemli bilgiler verdi. 

Saç, sadece genetik sebeplerle dökülmüyor

Saç ekimi işlemleri genelde hastanın ense bölgesinden alınan saç köklerinin toplanması ve dökülmüş bölgelerde kanallar açılarak ekilmesiyle gerçekleştirilmektedir. Saç kaybı, genelde genetik sebeplerle meydana gelir. Ancak ilerleyen yaş, travmatik yaralanmalar veya çeşitli tıbbi rahatsızlıklar sonucunda da oluşabilmektedir. Sadece kafa derisi değil; kaş, bıyık ya da sakal gibi vücutta kıl olan tüm bölgelerdeki kayıplarda da ekim yöntemi uygulanabilmektedir.

Sadece kötü kozmetik sonuçlar değil önemli sağlık problemleri de görülebiliyor

Saç ekimi, teknik olarak basit bir işlem gibi kabul edilmesine karşın dikkat edilmediğinde ciddi sonuçlar doğurabilmektedir. Yanlış ve tecrübesiz uygulamalar sonucu sadece kozmetik açıdan kötü bir görünüm değil; ağrı, ödem, kafa derisi iltihabı, kanama, deride çökme gibi durumlarla da karşı karşıya kalınabilmektedir. Bunlara ek olarak ekim sırasında yaşanabilecek bulaş sonucu Hepatit B, HIV, AIDS, mantar enfeksiyonu, çeşitli sistemik enfeksiyonlara maruz kalınmasıyla ciddi sağlık problemlerini beraberinde getirebilmektedir. Saç ekiminde doğru merkez ve uzmanın araştırılması en az herhangi bir ameliyat için doğru sağlık kuruluşunu araştırmak kadar önemlidir. 

Bilinenin aksine kadınlarda da sık uygulanıyor 

Erkek ve kadınlarda 20’li yaşlardan itibaren çeşitli nedenlerle saç dökülme sorunu yaşamış, saç ekimine engel fizyolojik hastalığı olmayan ve donör alanında yeteri kadar folikülü olan her yaştaki bireye saç ekim operasyonu yapılabilmektedir. Saç ekimi sadece erkek tipi saç dökülmelerde değil; çeşitli hastalıklar sonunda oluşabilecek lokal boşluklarda, yara izi, yanık izi, ameliyat dikiş izi gibi tablolarda da yapılmakladır. Bununla birlikte kadınlarda da uygulanabilen saç ekimi yönteminde tıraşa gerek kalmadan sadece saçsız bölgeye ekim yapılabilmektedir. Kadınlarda saç ekimi bilinenin aksine sık yapılan bir işlemdir. Kadınlarda durum biraz daha değişebilmektedir. Saç dökülmesinin altında yatan sağlık problemleri olabilmektedir. Bu nedenle saç dökülmesi yaşayan kadınlarda öncelikle; hormonal problemler, tiroid, B12 vitamini eksiklikleri, folik asit eksikliği, polikistik over sendromu (PKOS), Cushing sendromu gibi hastalıkların varlığı araştırılmalıdır. Yöntem olarak ise erkeklerde yapılandan bir farkı yoktur. Sadece kadınlarda saç uzaması zaman aldığı için saç kesmek daha travmatize hale geldiğinden tıraşsız ekimler daha çok tercih edilmektedir. 

Orijinal saçlar zaman içerisinde dökülmeye devam edebiliyor

İşlem sonucunun doğallığı doğru sağlık kuruluşunda ve deneyimli uzmanlar tarafından yapılmasıyla doğru orantılı bir durumdur. Ortalama bir insanın 1 cm karede 100 tane saç teli olmaktadır. Saç ekimindeki yeni tekniklerle 1 cm kareye 80 folikül saç teli sığdırılabilmektedir. Ekilen saçlar, ekim işlemini takip eden bir kaç hafta içerisinde dökülmektedir; ancak bu normal bir durumdur. Çünkü dökülen saçlar 3-4 ay sonra tekrar çıkmaktadır. Bu geçici dökülme düzeldikten sonra yeni ekilen saç kökleri tekrar dökülmez. Ancak aynı bölgedeki orijinal saçlar zaman içerisinde dökülmeye devam edebilir.

Saç dökülmesinde vitamin eksiklikleri de önemli bir rol oynuyor

Vücuttaki bazı vitaminlerin eksikliklerinden ilk etkilenen bölgeler genelde saç ve tırnaklardır. Saçın ihtiyacı olan vitamin mineral ve aminoasitlerin saçın kalitesinde önemli etkisi vardır. Özellikle yeterli çinko, biotin, demir açısından zengin beslenmek saç sağlığı açısından da büyük önem taşımaktadır. Saç tedavilerinde klinik uygulamaların yanı sıra ağızdan alınan  vitamin desteği de önerilmektedir. Bunun dışında sağlıklı beslenmek, protein, karbonhidrat, vitamin dengesini göz önünde bulundurmak önemlidir.

Bulaşıcı hastalıkların varlığında yapılmıyor 

Saç ekimi için herhangi bir yaş sınırı yoktur. Kalp hastalıkları gibi bir engelleyici sağlık problemi yoksa bu işlem güvenle yapılabilmektedir. Ancak bu her kalp hastalığı saç ekimine engel teşkil edecek anlamını taşımaz. Hastanın kardiyoloji doktoru ile değerlendirme yapılır. Saç ekimi için kullanılacak ilaçlar hakkında bilgi verilir. Doktorun uygun bulması halinde saç ekimi yapılabilmektedir. Ancak Hepatit C ve HIV pozitif gibi bulaşıcı hastalıkları olan kişilerde saç ekimi yapılmamaktadır. Bunun yanında aktif kemoterapi tedavisi gören hastalara saç ekimi yapılamamaktadır.