CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI GÖKÇE GÖKÇEN SILA BEBEK DAVASINI TAKİP EDİYOR

Tekirdağ’da cinsel istismar ve darp nedeniyle kaldırıldığı hastanede 1 ay sonra hayatını kaybeden 2 yaşındaki Sıla Yeniçeri’nin ölümüyle ilgili 5 sanığın yargılanacağı dava 26 Aralık Perşembe günü başladı.

Sıla bebek davasını Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcıları Gökçe Gökçen, Suat Özçağdaş, Tekirdağ Milletvekili Nurten Yontar, İstanbul Milletvekilleri Nimet Özdemir, Fethi Açıkel ve Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu yakından takip etti.

Cumhuriyet Halk Partisi Adalet Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen, duruşma öncesinde açıklamalarda bulundu. Gökçen’in açıklaması şu şekilde:

“Sıla bebeğin günlerce cinsel istismara uğradığı, ardından darp edilerek öldürüldüğü bir ülkede yaşıyoruz. Narin’in bedeninin günlerce bulunmadığı bir ülkede yaşıyoruz. Bugün Tekirdağ’da bir duruşma takibindeyiz. Yurttaşlarımızla birlikte “Çocuklarımızı koruyalım.” diyenlerle ve “Çocuklarımızı yaşatalım, hepimiz güven içinde yaşayalım.” diyenlerle buradayız.

Gözümüz ve kulağımız ise bugün Diyarbakır’da, Narin davasının duruşmasında. Daha önce dile getirmiştik; Narin cinayetinin duruşmasıyla Sıla bebeğin duruşmasının aynı güne denk gelmesini anlamlı buluyoruz. Eğer aynı güne denk getirilmesiyle kamuoyunun tepkilerinin bölüneceği, takibin azalacağı düşünülüyorsa, bu amaç gerçekleşmeyecektir. Çünkü Türkiye artık surların tepesinden atılan kadın başlarını gördü, genç kadınların nasıl katledildiğini gördü. 6284 sayılı kanunun nasıl uygulanmadığını, her gün yaşadığımız kadın cinayetlerinde gördü. Çocuk hakları sözleşmesine bile göz dikenleri, nafaka hakkına saldıranları, İstanbul Sözleşmesi’ni feshedenleri gördü.

Çocuklar istismara uğruyor, bu ülkede çocuklara düpedüz tecavüz ediliyor. Çocuklar bu şekilde öldürülüyor.

Hepimiz vicdanen rahatsızlık duyuyoruz. Eminiz ki bütün siyasi partilerden ve bütün milletvekillerinden bu konuda bir rahatsızlık vardır. Ancak bu konunun çözüme ulaştırılması ve artık aciliyet arz ettiği konusunda bir uzlaşma sağlanamıyor. Maalesef, böyle düşünmeye başladık. Çünkü çocukları korumak istiyorsanız, kadınları korumak istiyorsanız, yöntemler bellidir.

Sadece katilleri cezalandırmak, sadece istismarcıyı cezalandırmak ya da bu duruşmalardan cezalar çıkarmak yeterli değildir. Bu bir yargılamayla çözülecek bir mesele değil. Bir toplum nasıl bu hale geldi? Bir toplumda çocukların bu suçlara sürüklenmesinin arkasında ne gibi sosyolojik sebepler var? Bir kadını öldüren zihniyetin ardında, onu bir mal olarak gören nasıl bir mantık yatıyor?

Bunların hepsini araştırmak ve ele almak zorundayız. Yaşam hakkını savunuyorsak, gerçekten sonuç almak için bu mücadeleyi vermek zorundayız.

Biz, Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu meseleye bu mantıkla yaklaşıyoruz. Lütfen bir araya gelelim ve çocuklara yönelik bu saldırıların sistematik olduğunu kabul edelim. Çocuklara ve kadınlara yönelen bu şiddetin arkasındaki sebepleri gerçekten araştıralım ve bunlara hep birlikte çözüm bulalım. Gün boyunca bu duruşmayı büyük bir dikkatle takip edeceğiz.”