VODAFONE BUSINESS, YENİ TEKNOLOJİLERLE BİRLİKTE ŞEHİRLERİ AKILLI HALE GETİRİYOR

Marmara Belediyeler Birliği tarafından düzenlenen Marmara Urban Forum’da ‘Akıllı Şehir Tasarımında Dijital Dönüşüm Yolculuğu’ paneline katılan Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Özlem Kestioğlu, akıllı şehirlerin dijital dönüşüm yolculuğunda Vodafone olarak sundukları çözümleri anlattı.

02 Ekim 2021- İşletmelerin dijital iş ortağı Vodafone Business, Marmara Belediyeler Birliği tarafından düzenlenen ve ‘Çözüm Üreten Kentler: Yeniden Düşün, Birlikte Hareket Et’ başlığı etrafında şekillenen Marmara Urban Forum’a katıldı. Dünyanın dört bir yanından 400’den fazla konuşmacı ve 100’ün üzerinde oturuma ev sahipliği yapan forumda paneller, eğitimler, çalıştaylar, networking toplantıları ve yuvarlak masa toplantıları gibi farklı türlerde etkinlikler gerçekleştirildi. 

Moderatörlüğünü Radiant Yönetim Danışmanlığı Yönetici Ortağı E. Emre Kanaat’ın yaptığı ‘Akıllı Şehir Tasarımında Dijital Dönüşüm Yolculuğu’ paneline Siemens’ten Gülşah Öztürk, Innova Bilişim Çözümleri Kurumsal Satış Direktörü Emre Özdal, OCTO Telematics Stratejik Pazarlama ve İstihbarat Müdürü Tina Martino ve İstanbul Bilişim ve Akıllı Kent Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı Bülent Alabaş ile birlikte Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Özlem Kestioğlu da katıldı.

Özlem Kestioğlu: “Akıllı şehirlerin en temel özelliği, çağın en önemli teknoloji enstrümanlarını şehir hayatına dahil edebilmesi…”

Akıllı şehirlerde dijital dönüşümün tartışıldığı panelde Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Özlem Kestioğlu, şunları söyledi: “Vodafone Türkiye olarak, akıllı şehirlerin önümüzdeki dönemde ekonomik ve sosyal kalkınmanın temel unsurlarından biri olacağını düşünüyoruz. Bu tür şehirlerin bir lüks değil bir ihtiyaç olduğuna ve sürdürülebilir bir şehir hayatı için kentlerin hızla uçtan uca akıllı şehirler haline gelmesi gerektiğine inanıyoruz. Akıllı şehirleşmede enerji veya atık toplama gibi tek bir dikey belirlemek yerine bütünsel bir bakış açısına sahip olmamız gerekiyor. Dijitalleşme, bu bütünsel yaklaşımın hayata geçirilebilmesi için etkili bir araç. Geçtiğimiz yıllarda Deloitte Türkiye ve Türkiye Bilişim Vakfı iş birliği ve 23 büyükşehir belediyesinin katılımıyla, Akıllı Şehir Yol Haritası Raporu adıyla kapsamlı bir rapor hazırladık. Bu rapor, akıllı şehir programlarının ülke ölçeğinde tasarlanması ve bütünsel bir biçimde uygulanması halinde, akıllı şehirlerin Türkiye’nin Gayri Safi Yurtiçi Hasılası’na katkısının yılda yaklaşık 30 milyar TL olacağını ortaya koydu. Bu doğrultuda, başta belediyeler olmak üzere kamu kurumlarının dijitalleşmesi için çalışıyor, şehirlerimizi dijital geleceğe hazırlamak için pek çok projeye imza atıyoruz. Bu projelerimiz önümüzdeki dönemde de devam edecek.”

Özlem Kestioğlu, Vodafone olarak sundukları çözümlerle ilgili de şu açıklamalarda bulundu: “Nesnelerin İnterneti teknolojisine dayanan akıllı şehir çözümlerimizle, otobüslerden otomatlara, asansörlerden bina aydınlatma ve havalandırma sistemlerine, belediyecilik uygulamalarından güvenlik sistemlerine kadar, uzaktan kontrol edilebilen cihaz ve sistemler sayesinde akıllı şehirlerin temellerini atıyoruz.Tarımın dijitalleşmesi de bunun ayaklarından birini oluşturuyor. Kısa bir süre önce İzmir Ekolojik Denge Derneği, Çiğli Belediyesi ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi iş birliğiyle ‘Yaşasın Gediz’ projesini başlattık. Bu projede, 2 farklı noktadaki su kirlilik durumunu takip etmek için Vodafone Business olarak bölgeye dijital tarım istasyonları kuruyoruz. Bu sayede alanda çalışan paydaşların sağlıklı ve anlık veriye erişerek müdahale alanları belirlemelerine ve bu verileri bilimsel çalışmalarında kullanabilmelerine imkan sunuyoruz.

Yeni bir dünya inşa etmede sürdürülebilirliğin çok önemli bir kaldıraç olacağını düşünüyoruz. Burada da akıllı şehirler inşa etmek önemli bir rol oynuyor. Biz Vodafone Business olarak şehirleri yeni teknolojilerle birlikte akıllı hale getirmek için bu alanlardaki projelerimizi önümüzdeki dönemde de 5G teknolojisiyle zenginleştirerek uygulamaya devam edeceğiz.”

Vodafone hakkında

Avrupa ve Afrika’nın lider telekomünikasyon şirketlerinden biri olarak faaliyet gösteriyoruz. Amacımız, “daha iyi bir gelecek için insanları birbirine bağlayarak” kapsayıcı ve sürdürülebilir bir dijital toplum yaratmak.  Uzmanlığımız ve ölçeğimiz, toplumda olumlu bir değişim yaratmak açısından bize eşsiz bir fırsat sunuyor. Şebekelerimiz; aileleri, arkadaşları, işletmeleri ve kamu kurumlarını birbiriyle bağlantıda tutarken, COVID-19’un da açıkça gösterdiği gibi, şirket olarak gerek ekonomilerde sürekliliğin sağlanmasında gerekse eğitim ve sağlık gibi kritik sektörlerin işleyişinde hayati rol oynuyoruz.

Avrupa’nın en büyük mobil ve sabit ağ operatörü, dünyanın ise lider IoT (Nesnelerin İnterneti) sağlayıcısı konumundayız. Afrika’daki M-Pesa teknoloji platformumuz, 50 milyon insanın mobil ödemelere ve finansal hizmetlere erişimini sağlıyor. 21 ülkede mobil ve sabit ağlar işletiyor, 49 ülkede daha mobil ağlarda iş ortaklıkları yürütüyoruz. 30 Haziran 2021 itibarıyla, 300 milyondan fazla mobil müşterimiz, 28 milyondan fazla sabit genişbant müşterimiz, 22 milyondan fazla TV müşterimiz bulunuyor. Ayrıca, 130 milyon IoT cihazına bağlantı sağladık.

Doğum ve ebeveyn izni politikalarımızla çeşitliliği ve dahiliyeti destekliyor; bağlantı çözümlerimizle kadınların güçlenmesini sağlıyor; kadınların, kız çocuklarının ve genel olarak tüm toplumun eğitime ve dijital becerilere erişimini mümkün kılıyoruz. Irk, etnik köken, engellilik hali, yaş, cinsel yönelim, cinsiyet kimliği, inanç, kültür veya din ayrımı yapmaksızın tüm bireylere saygı duyuyoruz. 

Gezegenimiz üzerindeki etkimizi azaltmak üzere önemli adımlar atıyoruz. Buna göre, 2025 yılına kadar sera gazı emisyonlarımızı %50 azaltmayı ve 2040 itibarıyla sıfırlamayı, kullandığımız elektriğin %100’ünü 2025 yılına kadar Avrupa’da ve tüm operasyonlarımızda yenilenebilir kaynaklardan temin etmeyi ve yedek olarak ayrılan şebeke ekipmanlarımızın %100’ünü tekrar kullanmayı, yeniden satmayı veya geri dönüştürmeyi hedefliyoruz.